Aylık arşiv 30 Mayıs 2021

Tarım Reformu Genel Müdürü Sayın Kerim ÜSTÜN, Bloomberg HT’de TDİOSB’leri anlattı

Tarım Reformu Genel Müdürü Sayın Kerim ÜSTÜN Bloomberg HT’de Enerjinin Geleceği programına konu oldu. Program Tarım ve Orman Bakanlığı’nın enerji odaklı projelerinden, tarıma dayalı ihtisas sera organize sanayi bölgeleri ve jeotermal kaynaklı seralardan bahsetti.

Enerjinin, içinde bulunduğumuz yüzyılda gıda ve su ile birlikte 3 stratejik enstrümandan birisi olduğunu belirten Üstün, bu 3 enstrümanın aynı zamanda birbiri ile etkileşimli olduğunu, dolayısıyla bunların birbiri ile kombinasyonunun çok önemli taşıdığını ifade etti.

Günümüzde gıda üretmek için enerji ve su kullanıldığını, diğer yandan enerji üretmek için su kullanıldığını, gıda kullanılabildiğini belirterek, tüm ülkelerin bu kombinasyonu en verimli bir şekilde yapmaya çalıştıklarını belirtti. Bu anlamda Ülkemizde 2017 yılında uygulamaya konulan yeterlilik, yerlilik ve yenilenebilirlik esaslı Milli Enerji ve Madencilik Politikasının önemine değinen Üstün, şunları söyledi.

“Bu politikanın önemli ayaklarından birisi de Jeotermal enerjidir. Jeotermal enerji rüzgâr ve güneş gibi yenilenebilir enerji türlerine göre yıl boyu, 365 gün üretilmesi, maliyetinin ucuz olması ve çevreci olması gibi özellikleri ile öne çıkmaktadır. Tarım alanında gıda kurutma ve su ürünleri yetiştiriciliğinde de kullanılabilen jeotermal enerji ülkemiz açısından özellikle seracılıkta önemli fırsatlar sunmaktadır.

Ülkemiz seracılıkta Avrupa’da 2. olmasına rağmen, enerji maliyetleri sektörün gelişimini ve global yaş sebze meyve pazarındaki rekabet gücünü sınırlamaktadır. Diğer yandan enerji maliyetleri seracılığı dar bir bölgeye yıl içerisinde dar bir sezona sıkıştırmaktadır. Bu sorun özellikle yaş sebze meyvede dönemsel fiyat dalgalanmalarına, nakliye maliyet ve kayıplarına nihayetinde tüketiciye yansıyan maliyet artışına ve enflasyona sebep olmaktadır.”

30 bin dekar ısıtacak jeotermal potansiyelimiz var

Genel Müdür Kerim Üstün jeotermalin tarımda kullanımına da değindi.

“Jeotermal kaynak bakımından Avrupa’da 1. sırada yer alan ülkemizin 30 bin dekar serayı ısıtacak Jeotermal enerji potansiyeli mevcut olup, hâlihazırda kullanılan miktar yaklaşık 6 bin dekardır.

Jeotermal kaynaklı seralarda açıkta domates üretimine göre 5-6 kat verim artışı mümkün olup, 30 bin dekarlık jeotermal potansiyelinin değerlendirilmesi ile; domates üzerinden kabaca bir hesap yapacak olursak, toplam domates üretimimizin % 12’si kadar üretimi, alan olarak % 1.7’si kadar bir alanda gerçekleştirmek mümkün. Üstelik çok daha düşük bir maliyetle.

Tabi ülkemizin bu potansiyeli, başı boş bırakılmaması gereken bir alan. Kaynak, yatırım ve yatırımcı açısından bakarak, 3 aşamada değerlendirecek olursak;

ilk aşamada kamu olarak bu kaynağın maksimum verimlilikle kullanımını sağlayacak bir planlama gerekiyor.

Bu aşamada özellikle Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgelerini devreye sokuyoruz. Bu kaynağın en verimli şekilde üretime dönüşmesini sağlıyoruz.

Bildiğiniz üzere Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgeleri, tarım ve sanayi entegrasyonuna katkı sağlayan, organize bir anlayışla bitkisel ve hayvansal üretimin yapıldığı ve üretilen bu ürünlerin işlenmesine yönelik sanayi tesislerini içeren mal ve hizmet üretim merkezleridir.

Bugüne kadar Bakanlık olarak yatırım programımızda yer alan TDİOSB’lerimize bugünün parasıyla yaklaşık 440 Milyon TL altyapı desteği sağladık. Buralarda faaliyete geçen 725 üretim parselinde 4000 kişiden fazla kişi istihdam edilmektedir. Tüm üretim parsellerinin faaliyete geçmesiyle birlikte toplamda 50.000 kişilik bir istihdam öngörmekteyiz.

TDİOSB’lerimizin önemli alt bileşenlerinden birisi olan Jeotermal Isıtmalı Tarıma Dayalı İhtisas Sera Organize Sanayi Bölgeleri; seracılıkta jeotermal kaynakların daha verimli kullanılması, yatırım maliyetlerinin daha hızlı geri dönmesi ve pazara yönelik daha planlı üretim gerçekleştirilmesi için en uygun modeldir.

İkinci aşama olarak yatırımcıların doğru bilgilendirilmesi, yönlendirilmesi lazım. Bu aşamada ise Bakanlığımızın hazırladığı Jeotermal Sera Yatırım Rehberi ve Fizibilite Raporu mevcut. Diğer yandan Bakanlık merkezimiz ve İl Müdürlüklerimizdeki Tarımsal Yatırım Danışma Ofislerimiz (TARYAT) yatırımcılarımıza bu anlamda her türlü bilgilendirme ve danışmanlık hizmetini vermekte.

Son olarak yatırım ortamının prosedürlerinin iyileştirilmesi, yatırıma destek ve teşvik sağlanması var. Jeotermal seracılıkla ilgili olarak yatırım sürecinin kolay ve hızlı işlemesi adına mevzuatta gerekli tüm düzenlemeler değişiklikler yapıldı. Destekleme ve teşvik olarak Jeotermal kaynaklı Seracılık yatırımlarına Bakanlığımızca;

Kırsal Kalkınma Yatırımları Destekleme Programı kapsamında 3 Milyon TL’ye kadar olan yatırım projelerine % 50 hibe desteği,

IPARD (Avrupa Birliği Kırsal Kalkınma Programı) kapsamında ise illere göre değişmekle birlikte 500.000 Euro’ya kadar olan yatırımlara % 55-65 oranında verilen hibe desteği,

Ayrıca örtü altı üretim aşamasında TARSİM, iyi ve organik tarım, biyoteknik ve biyolojik mücadele destekleri sağlanmaktadır.

Bunun yanında Ziraat Bankası A.Ş ve Tarım Kredi Kooperatiflerince Tarımsal Üretime Dair Düşük Faizli Yatırım ve İşletme Kredisi Kullandırılması kapsamında, 25.000.000 TL üst limite kadar %50 faiz indirimli kredi desteği sağlanmaktadır.

Biz Bakanlık olarak yasal, finansal ve kurumsal desteklerimizle her zaman yatırımın ve yatırımcımızın yanındayız… Hakikaten çok inandığımız, geleceğin üretim üsleri olarak gördüğümüz ve planlı, organize bir şekilde ülkemize kazandırmaya çalıştığımız Jeotermal kaynaklı TDİOSB projelerimize yatırımcılarımızı bekliyoruz.” dedi.

Kaynak: Tarım ve Orman Bakanlığı

İzmir’de 2 yeni TDİOSB Kuruldu

İzmir Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası, İzmir Ticaret Borsası, Ege İhracatçı Birlikleri’nin işbirliğiyle sürdürülen Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgeleri projelerinde Dikili Sera TDİOSB’den sonra iki yeni TDİOSB’nin kuruluşu daha gerçekleşti.

İzmir’de Oda, Borsa, Birlik, kamu idaresi ve yerel yönetimlerin ortak olduğu ilk TDİOSB olan Dikili’den sonra bu başarılı birlikteliği tarımsal potansiyel barındıran diğer ilçelerde sürdürmek, tarım ürünlerinin katma değerini yükseltmek ve ihracata yönelik üretimi arttırmak amacıyla Kınık ve Bayındır’da TDİOSB kurulması yönünde çalışmalar 2020 yılında başlatıldı.

Eş güdümlü olarak yürütülen Bayındır Tarıma Dayalı İhtisas Çiçekçilik Organize Sanayi Bölgesi ile Kınık Tarıma Dayalı İhtisas Bitkisel Üretim Organize Sanayi Bölgesi projelerinin, ilgili tüm kurumlardan alınan olumlu görüşler çerçevesinde, yer seçim ve kesinleştirme çalışmaları tamamlandı. 19.05.2021 tarihinde de T.C. Tarım ve Orman Bakanı Sayın Dr. Bekir PAKDEMİRLİ’nin onayı ile tüzel kişilik kazandı.

Proje kurucu ortaklarının yakaladığı uyum ve dayanışma, İzmir’in birlikteliğinin simgesi oldu ve projelerin hızla hayata geçirilmesinde de önemli bir rol oynadı.

BAYINDIR TARIMA DAYALI İHTİSAS ÇİÇEKÇİLİK ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ

890 dekarlık alanda kurulacak Bayındır TDİOSB ile çiçekçilik ve süs bitkileri konusunda katma değeri yüksek ürünlerin üretilmesi, Bayındır’ın tüm dünyaca bilinen bir merkez haline getirilmesi amaçlanmakta.

İzmir Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı, Bayındır Belediyesi, İzmir Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası, İzmir Ticaret Borsası, Ege İhracatçı Birlikleri, Bayındır Ticaret Odası ve Bayındır Çiçek Kooperatifi (Bayçikoop)’nin kurucu ortakları olduğu proje ile bölgede çiçeklik ve süs bitkileri yetiştiriciliği ile buna bağlı sanayinin gelişimi sağlanacak. Proje kapsamında özellikle modern seralarda yetiştirilebilecek katma değeri yüksek süs bitkileri yetiştirilmesi hedefleniyor.

Bölgede 12 ay boyunca devam edecek sergi ve fuar alanı oluşturulacak, Küçük Menderes Havzasında’ki tüm üreticilere TDİOSB alanında bir irtibat ofisi sağlanacak ve bu çerçevede tek bir merkezden alıcılar tüm satıcılara ulaşabilecek. Kurulacak olan mezatlarda alıcı ve satıcılar için etkili lojistik imkânlar sunulacak ve pazarlama kanallarının sağlıklı yapılanması sağlanacak.

KINIK TARIMA DAYALI İHTİSAS BİTKİSEL ÜRETİM (TOHUM, FİDE, TIBBİ VE AROMATİK BİTKİLER VB.) ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ

1228 dekar alanda kuruluş çalışmaları başlayan İzmir Kınık Tarıma Dayalı İhtisas Bitkisel Üretim (Tohum, Fide, Tıbbi ve Aromatik Bitkiler vb.) Organize Sanayi Bölgesi projesi ile bölgede tohum, fide, tıbbi ve aromatik bitki yetiştiriciliğiyle buna bağlı sanayinin gelişimi sağlanacak.

İzmir Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı, Kınık Belediyesi, İzmir Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası, İzmir Ticaret Borsası, Ege İhracatçı Birlikleri ve Bergama Ticaret Odası’nın kurucu ortaklığı ile tohum, fide, tıbbi ve aromatik bitki üretiminde bir kümelenme bölgesi oluşturularak bu alanda faaliyet gösteren firmalara ve yetiştiricilere yatırım ortamı sağlanmış olacak. Bununla birlikte, sertifikalı tohum üreticilerinin desteğiyle tohum bankası geliştirilerek iç piyasa ve ihracata katkı sağlanacak.

TARIMDA KATMA DEĞER SAĞLANACAK

İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, Bakırçay, Gediz ve Küçük Menderes nehirlerinin yarattığı verimli tarım havzasında ve geniş tarım hinterlandındaki üretime katma değer sağlanması ve modern tarım uygulamalarının hayata geçirilmesi açısından kuruluşuna onay verilen iki yeni TDİOSB’nin yalnız İzmir’e değil tüm Türkiye’ye önemli bir değer sağlayacağını belirtti.

Her iki TDİOSB ile çevre halkının yeni istihdam olanakları ile buluşturulacağını kaydeden Özgener, “ülkemizin 27’nci ve 28’inci TDİOSB’leri İzmir’e ve tüm Türkiye’ye hayırlı olmasını diliyorum. Bayındır ve Kınık TDİOSB’ler ile 17,9 milyar TL tarımsal üretim ve 2,5 milyar $ tarım ihracatı ile ülkemiz tarım sektörüne önemli katkı sağlayan kentimiz tarımını daha da ileriye taşıyacağız” diye konuştu.

İZMİR ORTAK AKLIN MEYVELERİNİ TOPLUYOR

Ege Bölgesi Sanayi Odası Başkanı Ender Yorgancılar, İzmir’de sinerjinin, güç birliğinin, ortak aklın meyvelerini topluyor olmaktan dolayı çok mutlu olduklarını, yerel kalkınma adına, tarıma dayalı ihtisas OSB kurma fikrini ortaya attıkları 2018 yılından bugüne, son olarak Bayındır ve Kınık OSB’nin de Bakanlık işlemlerinin sonuçlanmasından dolayı büyük mutluluk duyduklarını belirtti.

Geleceğin en stratejik sektörlerinden olan tarıma ilişkin, İzmir’in sürdürülebilir geleceğine katkı koyuyor olmaktan ayrıca gururlu olduklarına değinen Yorgancılar; “Sağlık sektörünün öne çıktığı küresel ekonomide, bölgemizin ülkemize katma değer yaratmada büyük fırsatlar sunan Kınık ve Bayındır TDİOSB’lerin şimdiden İzmirimize hayırlı uğurlu ve bol yatırımcılı olmasını diliyorum” dedi.

İZMİR’İN TARIMDAKİ ÖNCÜ ŞEHİR MİSYONUNA CİDDİ KATKI SAĞLANACAK

İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, İzmir’in iş dünyasını temsil eden kurumlar olarak örnek bir işbirliği ile devam edilen çalışmalarda önemli bir sürecin geride kaldığını, Dikili ilçemizdeki Seracılık OSB ile birlikte İzmir’in tarım alanındaki Organize Sanayi Bölge sayısının üçe ulaştığını ve İzmir’deki tarımsal üretimi, üretimin niteliğini ve ihracatı arttıracak bu projelerin aynı zamanda kentimizin tarımdaki öncü şehir misyonuna da ciddi katkı sağlayacağını belirtti.

Konu ile ilgili Kestelli, “Yaşadığımız küresel salgın ile birlikte tüm dünyada tarımın ne kadar önemli olduğu herkes tarafından bir kez daha fark edildi ve geleceğin en stratejik sektörlerinden olacağı da net bir şekilde kabul gördü. Bu nedenle tarım sektöründe ve/veya farklı sektörlerde faaliyet gösteren birçok girişimcinin bu projelerimizde yatırımcı olarak yer almak isteyeceğini düşünüyorum” diye belirtti.

İZMİR’E KURULACAK TARIM İHTİSAS OSB’LER TARIM İHRACATIMIZA 1 MİLYAR DOLAR KATKI SAĞLAYACAK

İzmir’de ekonomi kurumlarının son yıllarda yakaladığı uyumun ortaya çıkardığı sinerjinin Devlet ile işbirliği sayesinde çok güzel projelerin arka arkaya hayat bulmasını sağladığını dile getiren Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, Dikili Tarım İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nden sonra, Bayındır ve Kınık Tarım İhtisas OSB’lerinin kurulmasının İzmir’in katma değerli tarım üretimi ve ihracatına ivme kazandıracağını, Ege Bölgesi’nin tarım ürünleri ihracatına yıllık 1 milyar dolarlık ilave bir katkı sağlayacağına inandıklarını kaydetti.

Ege İhracatçı Birlikleri’nin 2020 yılında 5 milyar 100 milyon dolarlık tarımsal ürün ihracatına imza attığı bilgisini veren Eskinazi, “İzmir hem çiçekçilik, hem de tıbbi aromatik bitkiler sektörlerinde çok güçlü. Bayındır’da çiçekçilik sektöründe bir altyapı ve kümelenme halihazırda oluşmuş durumda. Bayındır TDİOSB ile bu kümelenme taçlandırılmış olacak. Kınık TDİOSB’de de tohumculuk ve fidecilik sektörleri yer alacak. Bu projeler sayesinde Türkiye’nin bugün 40 milyar dolar seviyesinde olan tarım ürünleri gayri safi yurtiçi hasılasını kısa vadede 50, orta vadede 75 ve uzun vadede 100 milyar dolara taşıyacağız” diye konuştu.

İzmir Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası, İzmir Ticaret Borsası, Ege İhracatçı Birlikleri;

· İzmir’de TDİOSB kurma projelerini Cumhurbaşkanlığı 100 günlük eylem planına dahil ederek önümüzü açan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN’a,

· Tarım ve Orman Bakanımız Sayın Dr. Bekir PAKDEMİRLİ’ye,

· İzmir Valimiz Sayın Yavuz Selim KÖŞGER’e,

· İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Tunç SOYER’e

· Bayındır Belediye Başkanımız Uğur DEMİREZEN’e,

· Kınık Belediye Başkanımız Dr. Sadık DOĞRUER’e

müşterek şükranlarını sundu.